IKIGAI – Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam Sırrı

IKIGAI ; Uzun ve Mutlu Yaşamın Sırrı. Viktor Frankl’ın logo terapisinin demode olduğunu düşünenler var. Oysa birçoğumuz hala yaşamdaki amacımızı arıyoruz. Bu konuda yazılan kitapların, çekilen YouTube videolarının, yapılan TEDTalks’ların ardı arkası kesilmiyor. Neden bazı insanlar ne istediklerini bilirken diğerleri kafa karışıklığı içinde güçsüzleşiyor? Burada karşımıza IKIGAI çıkıyor. Kabaca “meşgul kalarak mutlu olmak” olarak çevirebileceğimiz bu kavram her sabah yataktan kalkma sebebimizdir. Hayatlarımıza tatmin, mutluluk ve anlam getirir.

Kitap Önerisi – 3

Zorlu geçen bir yılı kapatıp yeni yıla umutlarla girmek istediğimiz bu günde önemli bir sorunun cevabını arıyoruz. Hayatımın amacı ne? ; Ne için yaşıyorum? 2021’den ne beklediğimizi bulmak için bu soruya iyi kötü bir cevap verebiliyor olmamız gerekli.

Kaynak: Content Pixie / Unsplash

Yazarlar Hector Garcia ve Francesc Miralles konuyu belki de en doğru yer olan Japonya’nın Okinawa adasındaki Ogimi köyünde araştırmışlar. 100bin kişiden 24.055’i 100 yaşın üzerinde olan Okinawa’lıların uzun yaşamalarında IKIGAI’nin etkisi olduğunu düşünen yazarlarımız konuyu yerinde yaptıkları gözlem ve röportajlara dayandırarak açıklamışlar. Sizler de bu yazıda hem kitabın faydalı bir özetini bulacak hem de bizim yaşamlarımızla bağlantılar kuracaksınız.

Varoluşsal kriz modern toplumlarda görülen bir durumdur. İnsanlar istediklerini yapmak yerine onlara söyleneni ya da başkalarının yaptıklarını yaparlar. Frankl hastalarına sorduğu sorulardan birinin “neden intihar etmiyorsun?” olduğunu söylemiştir. Logo terapi yaşamak için bir neden bulmanıza yardım eder.

Morita Terapi

Frankl ile aynı yıllarda Japonya’da Psikiyatr Masatake (Shoma) Morita kendi terapisini yarattı. Hastalarına duygularını kontrol etmeye çalışmadan kabul etmeyi öğretir. Çünkü duyguları eylemlerinin sonucu olarak değişecektir. Hem duygularını kabul eder hem de eylemlerine göre “yeni” duygular yaratmayı amaçlar. Semptomlara odaklanmaz. Duygularımızı kabul etmeyi, obsesif düşüncelerimizi kontrol etmemeyi, onlardan kurtulmaya çalışmamayı önerir. Tedavi kendi başına gerçekleşecektir.

Shoma nasıl meditasyon yapacağınızı veya günlük tutmanız gerektiğini söylemez. Deneyim yoluyla yolu bulmak hastaya aittir. Son ve en önemli bileşeni ise hayat amacımızı keşfetmemizdir. Duygularımız yerine bu amaç yolundaki eylemlerimizi kontrol ederek yeni duygular oluştururuz. Yeni duygular tekrar ve deneyim yoluyla yerleşecektir.

Morita terapisinin temel prensipleri:

  1. Duygularınızı kabul edin.
  2. Yapmanız gerekeni yapın.
  3. Yaşam amacınızı keşfedin.

IKIGAI ’imizi Bulmak

Her iki yaklaşımın da temelinde “hayat amacını bulmak ve bu yolda yürümek” prensibi yatmaktadır. Bu noktada karşımıza IKIGAI çıkıyor. Meşgul kalarak mutlu olmak. Peki meşgul olduğumuz her an mutlu muyuz? Ya da bizi meşgul eden herşey hayat amacımız mıdır? Bu kargaşayı netleştirmek adına “Akış” kavramına da bakmamız gerekecek.

Psikolog Mihaly Csikszentmihalyi akışı şöyle tanımlar “insanın kendini her şeyden üstün tuttuğu bir etkinliğe kendini kaptırma halidir”. Peki biz bunu nasıl bulabiliriz? Kendimizi nasıl keşfederiz? Hayat amacımız nedir? En çok ne zaman mutluyuz?

Akışı Yakalamak

Akışı her uğraşta yakalayın. En mutlu insanlar elde edenler değil, vaktini akışı yakalayarak geçirenlerdir.

Zor bir görev seçin. Sizi sıkacak kadar kolay olmasın. Yetkinlikleriniz ötesinde asla yapamayacağız kadar da zor olmasın. Kendimizi kararında zorlamak bizi keyiflendirir.

Sadece faal kalırsanız bir yüzyıl yaşamak istersiniz.

Japon Atasözü

Somut ve net bir hedef belirleyin. Ancak yolculuk başladıktan sonra bu hedefe aşırı derecede odaklanmayın. Akışı yolculuk sırasında yakalabileceğinizi unutmayın. Tatil otele vardığınızda değil arabaya bindiğinizde başlar😊 Belirsiz hedef kafa karışlığı yaratırken, sadece hedefe ulaşma arzusu ise gerginlik ve endişe yaratacaktır.

Modern yaşam bizi sürekli birçok şeyi aynı anda yapmaya yönlendirse de ; çok sayıda çalışmanın da gösterdiği gibi insan paralel iş yapmaya uygun bir canlı değildir. Özellikle akışı yakalamak için tek bir göreve odaklanmak, dikkat dağıtıcılardan uzaklaşmak gerekir. Buradaki uygulamar çok kişiseldir. Herkes kendi yaşamına uygun yaklaşımlar geliştirebilir. Erken uyanmak, gece geç saatte çalışmak, telefonu kapatmak vs vs.

Benim bu yol haritasına ekleyeceğim madde ise “denemek”tir. Gerçekten benim hayat amacım bu mudur diye düşünmek bir noktadan sonra zaman kaybı olabilir. Deneyip görmek en verimlisidir. 

Son olarak hatırlatmak istediğim iki nokta var. Birincisi; bulacağınız hedef son derece kişisel ve sıradan olabilir. Hayat amacınızın tüm insanlığı etkileyecek, devrimsel bir niteliğe sahip olması asla gerekmez. Siz  akışı kilim dokurken veya dans ederken yakalıyor olabilirsiniz. İkincisi; bu değişmez bir kavram değildir. 70-100 yıllık insan ömründe akışı yakalayabildiğiniz faaliyetler 1-2 defa da olsa önemli değişimler gösterebilir.

IKIGAI ile Yaşayanlar

Ogimi Köyü Sakinleri ve Yazarlarımız

Şimdi teorik tartışmalara bir ara verip bu bahsettiklerimizi başarmış ve gündelik hayatlarının bir parçası haline getirmiş Ogimi köyü sakinlerinin önerilerine ve yazarlarımızın gözlemlerine bakalım.

Uzun yaşamın sırrı; yapacak bir şey, sevecek biri, umut edecek bir şey bulmaktır.

Uzun ömürün sırrı endişelenmemektir. Kaygıdan uzaklaşmanın en iyi yolu sokağa çıkıp insanlara “merhaba” demektir.

Çalışmalısınız. Eğer çalışmazsanız bedeniniz çöker.

Egzersiz, iyi beslenmek ve insanlarla zaman geçirmek.

Arkadaşlıklarınızı hergün besleyin. Onlara zaman ayırın, bir araya gelin.

Acele etmeden yaşayın. İşin sırrı kendinize “ağır ol, rahatla” demektir.

Yazarlarımız Ogimi’de hemen herkesin bir sebze bahçesi olduğu bilgisini paylaşıyorlar. Bu hem bir ek gelir hem de bir egzersiz kaynağı. Aynı zamanda da sağlıklı beslenmeye açılan bir kapı.

Asla batı kültürlerinde yer aldığı gibi tam bir emeklilik durumu yok. Hep meşgul olunacak ikincil işlere sahipler.

Herbiri bir tür mahalle derneğine bağlılar. Sosyal etkilemişleri ve bağları çok yüksek. En ufak şeyleri bile kutluyorlar. Müzik, şarkı ve dans günlük hayatın bir parçası.

Spor salonlarına gitmiyorlar, ağır spor yapmıyorlar ama günlük rutinleri hareketli.

Yasemin çayı, yeşil ve beyaz çay tüketiyorlar.

Hara hachi bu – 80% kuralı. Tam doymadan kalkmayı alışkanlık haline getirmişler. Az tuz ve nadiren şeker tüketirler.

Yılların tecrübelerinden damıtılarak yapılmış bu tavsiyeler oldukça kısa ve net olsa da biz modern zaman insanları hap şeklindeki bilgileri daha çok severiz…

İşte size IKIGAI’nin 10 Kuralı

  • Aktif kalın, emekli olmayın.
  • Ağırdan alın, acele etmeyin.
  • Midenizi tıka basa doldurmayın.
  • Aktif bir sosyal çevreniz, iyi arkadaşlarınız olsun.
  • Hareketinizi arttırın.
  • Gülümseyin.
  • Doğa ile bağlantı kurun.
  • Teşekkür edin, minnettar olun.
  • Anı yaşayın.
  • IKIGAI’nizi takip edin. Hepimizin bir ikigai’si vardır. Görevimiz onu keşfetmek.

Değerlendirme

İncelediğimiz kitap okuması, anlaması ve uygulaması son derece kolay bilgiler ve öneriler içeriyor. Herhangi bir özel eğitim almanıza ya da bir danışman tutmanıza gerek olmayan, kendi kafanızın içinde çözüp uygulamanız gereken öğretiler. Bu özellikleri ile daha gerçekçi ve uygulanabilirler. Herkesin kendi yaşam koşullarına ve algılarına göre yorumlayabileceği ;keskin kalıplara göre şekillenmemiş yanını sevdim doğrusu. Bakalım yeni yılda hangi akışlara kapılacağız, yaşayıp görelim.

Diğer Kitap Önerisi Yazılarını da Okumak İçin:
Kitap Önerisi – 1 Mahfi Eğilmez “Örneklerle Kolay Ekonomi“
Kitap Önerisi – 2 Beyhan Budak “Kendine İyi Davran Güzel İnsan”

Referanslar

IKIGAI – Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam Sırrı, Hector Garcia & Francesc Miralles, İndigo Kitap, 2019.

Morita Terapisi, Psychologies Türkiye, http://www.psychologies.com.tr/morita-terapisi/

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir